Keine direkten Treffer gefunden für: koyul

Deutsch Türkisch

52 indirekte Treffer gefunden für: koyul

Deutsch Türkisch
abdicken {v} koyultmak
die Ablegung {sub} {f} koyulma
andicken {v} koyulaştırmak
anpacken {v} [Problem] koyulmak
anziehen {v} [zog an, hat angezogen] koyulaşmak
die Ausflockung {sub} {f} koyulaşma
das Bindemittel {sub} {n} koyulaştırıcı madde
der Dickflüssigkeitgrad {sub} {m} koyuluk derecesi
dick {adj} koyulaşmış
die Dickflüssigkeit {sub} {f} koyuluk
die Dicke {sub} {f} koyuluk
dickflüssig werden {v} koyulaştırmak
die Dickmilch {sub} {f} koyulaşmış süt
die Dickpfanne {sub} {f} koyulaştırma kabı
das Dicköl {sub} {n} koyulaşmış yağ
dranmachen {v} [sich] koyulmak
das Dunkelmachen {sub} {n} koyulaştırma
dunkelmachen {v} koyulaştırmak
dunkeln {v} koyulaştırmak
eindampfen {v} koyultmak
das Eindicken {sub} {n} koyulaştırma
eindicken {v} koyulaşmak
eindicken {v} koyulaştırmak
eindicken {v} koyultmak
der Eindicker {sub} {m} koyulaştırıcı
der Eindicker {sub} {m} koyultucu
die Eindickmaschine {sub} {f} koyulaştırıcı
die Eindickung {sub} {f} koyulaştırma
das Eindickungsmittel {sub} {n} koyulaştırma vasıtası
einkochen {v} koyultmak
Gelier- koyulaştırma-
gelieren {v} koyulaşmak
gerinnbar {adj} koyulaşabilen
die Gerinnbarkeit {sub} {f} koyulaşabilme
die Koagulation {sub} {f} koyulaşma
das Koagulationsgerät {sub} {n} koyulaştırma aleti
koagulieren {v} koyulaşmak
der Konzentrat {sub} {m} koyulaştırılmış
die Konzentration {sub} {f} koyulaşma
der Konzentrator {sub} {m} koyultucu
konzentrieren {v} koyultmak
konzentriert {adj} [Chemie] koyultulmuş
käsen {v} [Milch] koyulaşmak
loslegen {v} {ugs.} koyulmak
der Quark {sub} {m} koyulaşmış süt
schreiten {v} koyulmak
sich daransetzen {v} koyulmak
sich verdicken {v} koyulaşmak
sich verfestigen {v} koyulaşmak
die Sintergrenze {sub} {f} koyulaşma limiti
die Stammeinlage {sub} {f} koyulan sermaye
Erst wägen, dann wagen önce tart, sonra işe koyul
0.004s