7 direkte Treffer gefunden für: yar

Deutsch Türkisch
die Buhle {sub} {f} yar
der Buhle {sub} {m} yar
die Buhlerin {sub} {f} [weiblich] yar
der Holde {sub} {m} yâr
die Klippe {sub} {f} yar
die Schlucht {sub} {f} yar
die Tiefe {sub} {f} yar

77 indirekte Treffer gefunden für: yar

Deutsch Türkisch
prangert an [er, sie, es~] yargılıyor
ab morgen gerechnet yarından itibaren hesaplayarak
ab morgen muss ich arbeiten yarından itibaren çalışmak zorundayım
Abbau von Leistungsansprüchen {sub} {m} yardım haklarını azaltma
abbrechen {v} [Reise] yarıda bırakmak
abbrechen {v} [Reise] yarıda kesmek
abbrechen {v} [Studium] yarıda bırakmak
abbrechen {v} [Windows] yarıda bırakıp kesmek
Abbrechen des Drehmoments {sub} {n} yarıda kesen dönme momenti
abbrechend {adj} yarıda kesen
der Abbrecher {sub} {m} yarıda bırakan
die Abbrecher {sub} {pl} yarıda bırakanlar
die Abbrecherinnen {sub} {pl} [weiblich] yarıda bırakan bayanlar
die Abbrechung {sub} {f} yarıda kesme
der Abbruch {sub} {m} yarıda kalma
abgebrochen [Windows] yarıda bırakılmış
abgebrochene Reise {sub} {f} yarıda kesilmiş seyahat
abhelfen {v} [half ab, hat abgeholfen] yardımcı olmak
die Abhilfe {sub} {f} yardım
das Abhilfegesuch {sub} {n} yardım dilekçesi
abkömmlich {adj} yararlanılabilir
Ablauf des Rechts auf Beihilfe {sub} {m} yardım alma hakkı süresinin dolması
die Ablehnung {sub} {f} [eines Richters, z. B. wegen Befangenheit] yargıcın reddi
Ablehnung des Richters {sub} {f} [Rechtswissenschaft] yargıcın reddi
abreiten {v} [ritt ab, ist abgeritten] yarışa hazırlanmak
abreißen {v} [Telefongespräch] yarıda kesilmek
absoluter Müll {ugs.} yararsız
Absprachen über den Ausgang von Wettkämpfen {sub} {pl} yarışmaların sonucu hakkında anlaşma
Abteilung Rechtsprechung {sub} {f} yar bölümü
Abtransport von Verletzten {sub} {m} yaralıları sevk etme
aburteilen {v} yargılamak
die Aburteilung {sub} {f} yargılama
Abwurf von Hilfsgütern {sub} {m} yardım maddelerinin havadan atılması
AC Hilfskontakt Relaisauslösung {sub} {f} yardımcı kontak ayırıcı
Achillesferse treffen {v} yarasına basmak
Achse des Nutzstrahlenbündels {sub} {f} yararlı ışınlar demeti
die Achtelfinalbegegnung {sub} {f} yarı çeyrek final karşılaşması
das Achtelfinale {sub} {n} yarı çeyrek finali
das Additionsrad {sub} {n} yardımcı tekerlek
agonal yarışarak
der Agonist {sub} {m} yarışçı
agonistisch {adj} yarışarak
die Agraffe {sub} {f} [Med.] yara çengeli
Akne excoriata yaralı akne
das Albdrücken {sub} {n} yarı uykuda korkulu basınç hissetme
als Aushilfskellner {sub} {m} yardımcı garson olarak
als Aushilfskraft arbeiten {v} yardımcı işçi olarak çalışmak
als Hilfsmittel yardım aracı olarak
am morgigen Dienstag starten yarınki Salı günü harekete geçirmek
am nächsten Morgen yarın sabah
die Amnesie {sub} {f} [Med.] yarı ve tam olarak hafızasını kaybetmek
der Abgaszähler {sub} {m} atık gaz sayar
abgeglichene Einstellung {sub} {f} dengelenmiş ayar
abhängiger Computer {sub} {m} bağımlı bilgisayar
abhängiger Rechner {sub} {m} bağımlı bilgisayar
der Ablaufcomputer {sub} {m} amaç bilgisayar
der Ablaufrechner {sub} {m} amaç bilgisayar
der Ablaufrechner {sub} {m} çalıştırıcı bilgisayar
ablegt koyar
der Abzugsregler {sub} {m} çekiş ayar
aktuelle Einstellung {sub} {f} aktüel ayar
alles wird ihm passen ona her şey uyar
alles wird mir passen bana her şey uyar
alles wird passen her şey uyar
der Allzweckrechner {sub} {m} çok amaçlı bilgisayar
der Alphateilchenzähler {sub} {m} alfa parçacığı sayar
alt {adj} [älter, am ältesten] ihtiyar
die Alte {sub} {f} ihtiyar
alterschwach ihtiyar
ambulant {adj} seyyar
der Analogcomputer {sub} {m} örneksel bilgisayar
der Analogierechner {sub} {m} örneksel bilgisayar
angegebene Grundeinstellung {sub} {f} belirtilen ana ayar
angejahrt ihtiyar
angängig {adj} uyar
arbeitender Rechner {sub} {m} çalışan bilgisayar
der Arbeitsplatzcomputer {sub} {m} çalışma yeri için bilgisayar
0.004s