18 direkte Treffer gefunden für: locker


73 indirekte Treffer gefunden für: locker

Deutsch Türkisch
locker bleiben {v} {ugs.} rahat olmak
locker vom Hocker {v} {ugs.} [mit Leichtigkeit] rahatça
locker vom Hocker {v} {ugs.} [mit Leichtigkeit] kolayca
locker gewinnen {v} kolay kazanmak
locker lassen {v} gevşek tutmak
locker laufen {v} rahat koşmak
locker machen {v} gevşetmek
locker sein {v} [nicht straff] gevşek olmak
locker sein {v} laçka olmak
locker sitzen {v} rahat oturmak
locker sitzend rahat oturak
locker sitzend [bei Kleidung] vücutta rahat duran
locker Teil {sub} {m} avara parça
locker werden {v} gevşemek
locker wirkender Bereich {sub} {m} gevşeklik etkisi veren kısım
locker zusammennähen {v} gevşek dikişle birbirine tutturmak
lockere- gevşek-
lockere Disziplin {sub} {f} gevşek disiplin
lockere Geldpolitik {sub} {f} gevşek para politikası
lockere Geschäfte {sub} {pl} rahat işler
lockere Kleidung {sub} {f} bol elbise
lockere Leiste {sub} {f} gevşek çubuk
lockere Moral {sub} {f} gevşek ruh hali
lockere Schraube {sub} {f} [Rad] gevşek vida
lockere Sitten {sub} {pl} gevşek adetler
lockere Tanzhose {sub} {f} rahat dans pantolonu
lockere Verbindung {sub} {f} gevşek bağlantı
lockere Verkettung {sub} {f} gevşek zincirleme
lockere Zügel {sub} {pl} gevşek dizginler
lockerer {adj} daha gevşek
der Lockerer {sub} {m} gevşek kişi
lockerer Boden {sub} {m} gevşek taban
lockerer Bursche {sub} {m} rahat oğlan
lockerer Posten {sub} {m} {ugs.} rahat
lockerer Typ {sub} {m} gevşek kişi
lockerer werden {v} gevşemek
lockerer Zahn {sub} {m} gevşek diş
lockerere- daha gevşek-
lockeres Gewebe {sub} {n} gevşek doku
lockeres Leben {sub} {n} gevşek yaşam
lockeres Seil {sub} {n} gevşek ip
das Lockergestein {sub} {n} gevşek kayalık
die Lockerheit {sub} {f} gevşeklik
die Lockerheit {sub} {f} oynaklık
die Lockerheit {sub} {f} rahatlık
die Lockerheit {sub} {f} vurdumduymazlık
lockerlassen {v} [nicht ~] tuttuğunu koparmamak
lockerlassen {v} caymak
lockerlassen {v} vazgeçmek
lockerlassen {v} yılmak
lockermachen {v} gevşetmek
die Adrenozeptorenblocker {sub} {f} adrenalin uyarıcıların blokajı
bei ihm ist eine Schraube locker kafadan kontak
bei ihm ist eine Schraube locker tahtası eksik
bei jemandem ist eine Schraube locker bir tahtası eksik
bei jemandem ist eine Schraube locker kafadan kontak
bei jemandem ist eine Schraube locker kafadan çatlak
der Beta-Blocker {sub} {m} beta-blokajları
der Beta-Blocker {sub} {m} tansiyon ve kalp tedavisinde kullanılan ilaç türü
der Betablocker {sub} {m} beta-blokajı
die Betablocker {sub} {pl} beta-blokajları
der Blocker {sub} {m} engelliyici
der Blocker {sub} {m} parke cila fırçası
der Fermentblocker {sub} {m} fermentasyon bloke edici
der Fettblocker {sub} {m} yağ engelleyici
der Herauslocker {sub} {m} ışarı gelmesini sağlayan
der Kalziumkanalblocker {sub} {m} kireçli kanal tıkayıcılar
das Nickelocker {sub} {n} nikel okra
der Rezeptorenblocker {sub} {m} hazım sorunlarına karşı ilaç
der Sonnenblocker {sub} {m} güneşten koruyucu
der Sonnenblocker {sub} {m} güneşe karşı koruyucu
die Säureblocker {sub} {pl} asit engelliyci
der Terminblocker {sub} {m} randevu engelleyici
0.004s