3 direkte Treffer gefunden für: kleiner


59 indirekte Treffer gefunden für: kleiner

Deutsch Türkisch
kleiner Nagel mit plattem Kopf {sub} {m} yassı başlı küçük iğne veya çivi
kleiner Acker beim Haus {sub} {m} ev yanında küçük tarla
kleiner als {adj} …den daha küçük
kleiner Anfall {sub} {m} küçük nöbet
kleiner Anfall {sub} {m} küçük sara nöbeti
kleiner Anfangsbuchstabe {sub} {m} küçük baş harf
kleiner Anteil {sub} {m} küçük pay
kleiner Appetithappen {sub} {m} küçük iştah yapıcı
kleiner Ast {sub} {m} küçük dal
kleiner Aufwand {sub} {m} [finanziell] küçük masraf
kleiner Aufwand {sub} {m} küçük zahmet
kleiner Ausflug {sub} {m} küçük gezi
kleiner Backenzahn {sub} {m} küçük azı dişi
kleiner Bär {sub} {m} [Sternbild in der Astrologie] (yıldız falında) küçük ayı
kleiner Bauernhof {sub} {m} küçük çiftlik
kleiner Befähigungsnachweis {sub} {m} küçük yetenek belgesi
kleiner Berg {sub} {m} küçük dağ
kleiner Bergsee {sub} {m} küçük dağ gölü
kleiner Betrag {sub} {m} küçük miktar
kleiner Betrieb küçük işletme
kleiner Biss {sub} {m} küçük lokma
kleiner Bissen {sub} {m} küçük lokma
kleiner Bohrer {sub} {m} küçük matkap
kleiner Bootsanker {sub} {m} küçük kayık çapa demiri
kleiner Brocken {sub} {m} küçük parça
kleiner Bruder {sub} {m} küçük erkek kardeş
kleiner Brunnen {sub} {m} küçük çeşme
kleiner Brustmuskel küçük göğüs kası
kleiner Buchstabe {sub} {m} minüskül
kleiner Buchstabe {sub} {m} küçük harf
kleiner Bösewicht {sub} {m} yaramaz ufaklık
kleiner Defekt {sub} {m} küçük arıza
kleiner Dieb {sub} {m} küçük hırsız
kleiner Diebstahl {sub} {m} küçük hırsızlık
kleiner Druck {sub} {m} küçük punto
kleiner Einbruch {sub} {m} küçük soygun
kleiner Einwand {sub} {m} küçük itiraz
kleiner Eisberg {sub} {m} küçük buz dağı
kleiner Elefant {sub} {m} küçük fil
kleiner epileptischer Anfall {sub} {m} küçük sara nöbeti
kleiner Fehler {sub} {m} küçük hata
kleiner Fehlgriff {sub} {m} küçük yanılgı
kleiner Felssturz {sub} {m} küçük kaya düşmesi
kleiner Fernseher {sub} {m} küçük televizyon
kleiner Finger {sub} {m} küçük parmak
kleiner Finger {sub} {m} serçe parmağı
kleiner Fisch {sub} {m} küçük balık
kleiner Fisch als Köder {sub} {m} yem olarak küçük balık
kleiner Fleck {sub} {m} küçük leke
kleiner Flitzer {sub} {m} {ugs.} küçük ama hızlı otomobil
kleiner Flussarm {sub} {m} küçük nehir kolu
eher kleiner daha küçük
ein wenig kleiner biraz daha küçük
erheblich kleiner oldukça küçük
etwas kleiner {adj} biraz daha küçük
ich habe es leider nicht kleiner maalesef ufak param yok
Kleine, Kleiner ufaklık
noch kleiner daha küçük
noch viel kleiner eskisinden daha küçük
0.002s