Keine direkten Treffer gefunden für: parma

Deutsch Türkisch

63 indirekte Treffer gefunden für: parma

Deutsch Türkisch
abklopfen {v} [Arzt] parmakla hafifçe vücuduna vurarak muayene etmek
die Abzaunung {sub} {f} parmaklıkla koruma
abziehen vom Finger {v} parmakla çekmek
der Affengriff {sub} {m} parmakların tuşlara basma anındaki hali
die Akrosklerose {sub} {f} parmaklarda ve yüzde kan dolaşımı rahatsızlığı dolayısıyle sertleşme
am Finger lutschen parmağını emmek
an den Fingern parmaklarda
an den Fingern abzählen {v} parmak hesabı yapmak
an den Fingern abzählen {v} parmakla saymak
an den Fingernägeln kauen {v} parmaklarını yemek
an den Fingern kleben bleiben {v} parmaklarda yapışıp kalmak
anklopfen {v} [Med.] parmakla vurarak muayene etmek
auf den Fußspitzen tanzen {v} parmak uçlarıyla dans etmek
auf den Fußspitzen gehen {v} parmak uçlarında gitmek
auf den Fußspitzen gehen {v} parmaklarının ucuna basarak gitmek
auf den Fußspitzen stehen {v} parmak uçlarında durmak
auf Zehenspitzen parmaklarının ucuyla
auf Zehenspitzen gegangen parmaklarının ucunda gitti
auf Zehenspitzen gegangen parmaklarının ucunda yürüdü
auf Zehenspitzen gehen parmaklarının ucunda gitmek
auftippen {v} parmak uçlarıyla dokunmak
aufzwirbeln {v} [Schnauzbart] parmak uçlarıyla burmak
die Austastung {sub} {f} parmakla vurma
die Balustersäule {sub} {f} [zwischen Brückenüberbau und Widerlagerflügel] parmaklıkta küçük direk
die Balustrade {sub} {f} parmaklık
die Barre {sub} {f} parmaklık
beklopfen {v} [beklopfte, hat beklopft] parmakla vurarak muayene etmek
die Brustlehne {sub} {f} parmaklık
die Brüstung {sub} {f} [Holzzapfen] parmaklık
das Daktylogramm {sub} {n} parmak izi
die Daktyloskopie {sub} {f} parmak izi alma
daktyloskopieren {v} parmak izi almak
daktyloskopisch {adj} parmak izi usulü ile
der Daumenabdruck {sub} {m} parmak damgası
das Daumenlutschen {sub} {n} parmak emme
der Daumenlutscher {sub} {m} parmak emen
die Daumenregel {sub} {f} parmak mastarı
Dein Finger blutet parmağın kanıyor
den Finger einklemmen parmaklarını kıstirmak
den Finger heben {v} parmak kaldırmak
den Finger in die Wunde legen parmakalarını yaraya koymak
die Finger, Nägel in etwas krallen {v} parmaklarla/tırbaklarla bir yere tutunmak
die Finger ineinander verschlingen {v} parmakları birbirine dolamak
digital {adj} parmak ile
das Däumchen {sub} {n} parmak çocuk
der Däumling {sub} {m} parmaklık (meselâ terzi için)
einen Finger heben {v} parmak kaldırmak
einen Finger quetschen parmağını kıstırmak
er hat sich in den Finger geschnitten parmağını kesti
ertastbar {adj} parmakla dokunarak bulunabilir
ertasten {v} parmakla dokuna dokuna bulmak
das Abblatten {sub} {n} yaprak koparma
die Anzapfung {sub} {f} para koparma
auffahren {v} [Schiff] halat koparma
das Ausreißen {sub} {n} koparma
die Dekapitation {sub} {f} doğum anında Annenin hayatını kurtarmak için bebeğin kafasını koparma
die Dekapitierung {sub} {f} doğum anında Annenin hayatını kurtarmak için bebeğin kafasını koparma
die Entblätterung {sub} {f} yaprakları koparma
das Fadenreißen {sub} {n} iplik koparma
das Losbrechen {sub} {n} kırıp koparma
das Stoßen {sub} {n} [Gewichtheben] koparma
die Zerreißung {sub} {f} koparma
der Zugbruch {sub} {m} çekerek koparma
0.003s