6 direkte Treffer gefunden für: mitten


59 indirekte Treffer gefunden für: mitten

Deutsch Türkisch
mitten am Morgen sabahın ortasında
mitten am Nachmittag öğle sonrası ortasında
mitten am Tag gün ortasında
mitten auf der Straße caddenin ortası
mitten auf der Straße caddenin ortasında
mitten auf Straße caddenin ortası
mitten auf Straße caddenin ortasında
mitten aus arasından
mitten aus ortasından
mitten drin arasında
mitten durch ortasından
mitten durchgestochen ortasından delip geçti
mitten im Kampfgetümmel savaş kargaşasının ortasında
mitten im Leben stehen {v} iki ayakları üstüne sağlam basmak
mitten im Leben stehen {v} başarılı olmak
mitten im Leben stehen {v} realist yaşamak
mitten im Satz cümlenin ortasında
mitten im Satz cümlenin yarısında
mitten im Satz abbrechen {v} cümlenin ortasında söz kesmek
mitten im Satz versiegen {v} cümlenin ortasında takılıp kalmak
mitten im Satz stecken bleiben {v} cümle ortasında kala kalmak
mitten im Satz stoppen {v} cümle ortasında sözünükesmek
mitten im Schiff geminin ortasında
mitten im Sprechen stocken {v} konuşmanın tam ortasında duraksamak
mitten im Sprechen stocken {v} konuşmanın tam ortasında duraklamak
mitten im Winter kışın ortasında
mitten im Winter kış ortasında
mitten in ortasında
mitten in der Luft havada
mitten in der Menge kalabalık ortasında
mitten in der Nacht gece yarısı
mitten in der Saison sezon ortasında
mitten in der Stadt şehrin merkezinde
mitten in der Stadt şehrin ortasında
mitten in der Walachei {ugs.} dünyanın bir ucunda
mitten in der Woche hafta ortasında
mitten in einem Traum rüya esnasında
mitten in einem Wort kelime içinde
mitten in etwas bir şeyin içinde
mitten in etwas stecken {v} bir şeyin içinde saplı olmak
mitten in Nacht gece yarısnda
mitten in Nacht gecenin ortasında
mitten ins Gesicht suratına karşı
mitten ins Herz treffen {v} kalbinden vurmak
mitten ins Ziel treffen {v} hedefi bulmak
mitten unter vielen Leuten birçok kişi ortasında
der Mittenabstand {sub} {m} merkez hatları arasındaki mesafe
die Mittenabstützung {sub} {f} merkezden destekleme
die Mittenabweichung {sub} {f} merkez hatları arasındaki fark
die Mittenbohrung {sub} {f} merkez deliği
die Mittendicke {sub} {f} merkez kalınlığı
aus Ziegeln kiremitten
ausmitten {v} merkezlemek
das Einmitten {sub} {n} merkezleme
einmitten {v} merkezlemek
inmitten [Präposition +Genitiv] -in arasmda
inmitten [Präposition +Genitiv] -in ortasında
inmitten [Präposition +Genitiv] içinde
inmitten [Verlauf] tam orta yerinde
0.002s