Keine direkten Treffer gefunden für: havas

Deutsch Türkisch

51 indirekte Treffer gefunden für: havas

Deutsch Türkisch
abgeflaut havası inen
abgestandene Luft havasız
das Ablassen {sub} {n} havasını alma
ablassen {v} [ließ ab, hat abgelassen] havasını almak
abplatten {v} [Reifen: plattete ab, hat abgeplattet] havası kaçmak
an Luft verlieren {v} havası azalmak
die Atemhöhle {sub} {f} havasız mağara
der Atemtotraum {sub} {m} havasız oda
atmosphärelos {adj} havasız
ausleeren {v} havasını almak
die Auspumpung {sub} {f} havasını alma
Bakterie, anaerobe - {sub} {f} havasız yerde yaşayabilen bakteri
das Nachsehen haben {v} [leer ausgehen] havasını almak
das Nachsehen haben {v} [zu kurz kommen] havasını almak
entleeren {v} havasını almak
die Entleerung {sub} {f} havasını alma
entlüfte [s. entlüften] havasını alıyorum
entlüften {v} havasını almak
entlüften {v} havasını boşaltmak
entlüftet [er, sie, es~] havasını alıyor
entlüftete [er, sie, es~] havasını alımıştı
die Entlüftung {sub} {f} [Technik: Heizung] havasını almak
die Erstickung {sub} {f} havasızlıktan boğulma
die Erstickungsgefahr {sub} {f} havasızlıktan boğulma tehlikesi
der Erstickungstod {sub} {m} havasızlıktan boğularak ölme
die Evakuierung {sub} {f} havasını boşaltma
Fahren ohne Luft {sub} {n} havasız araç sürme
guter Stimmung sein {v} havasında olmak
im luftleeren Raum havasız odada
in Stimmung havasında
in Stimmung kommen {v} havasını bulmak
leeren {v} havasını almak
Luft ablassen {sub} {f} havasını çıkarmak
luft abschnüren {sub} {f} havasını kapatmak
luft auslassen {sub} {f} havasını boşaltmak
Luft kann abgelassen werden {v} havası boşaltılabilir
luftfrei {adj} havasız
luftfreie Flüssigkeit {sub} {f} havasız sıvı
luftleer [Luft wurde abgelassen, kein Vakuum] havası boşaltılmış
luftleer [Vakuum] havasız
luftleer machen [geringer Unterdruck] havasını boşaltmak
luftleer pumpen havasını poma ile çekmek
luftleere Räume {sub} {pl} havasız yerler
luftleerer Raum havasız yer
luftlos {adj} havasız
luftlose- havasız-
die Luftlosigkeit {sub} {f} havasızlık
die Luftschleuse {sub} {f} havası alınmış yer ile normal basınçlı havalı yer arasında geçişi sağlayan bölme
luftverdünnter Raum {sub} {m} havası azalmış oda (vakum)
die Luftüberlegenheit {sub} {f} [Militär] havasal üstünlük
das Lüften {sub} {n} [Bremse] havasını alma
0.001s